Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

iyi kalpli

  • 1 iyi kalpli

    gutherzig

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > iyi kalpli

  • 2 iyi kalpli

    рәхимле; шәфкәтле

    Türkçe-Tatarca sözlük > iyi kalpli

  • 3 iyi kalpli

    adv. grandfatherly
    * * *
    1. good hearted 2. good-natured 3. kind 4. kindhearted

    Turkish-English dictionary > iyi kalpli

  • 4 iyi\ kalpli

    доброду́шный добросерде́чный до́брый

    Türkçe-rusça sözlük > iyi\ kalpli

  • 5 iyi kalpli


    гу хьалэл

    Малый турецко-адыгский словарь > iyi kalpli

  • 6 iyi kalpli

    kindhearted, kind

    İngilizce Sözlük Türkçe > iyi kalpli

  • 7 iyi kâlpli ama kaba insan

    n. rough diamond

    Turkish-English dictionary > iyi kâlpli ama kaba insan

  • 8 iyi

    1. adj gut
    2. subst gute Note, Pluspunkt m;
    (-i) iyi etmek (jemanden) heilen, gesund machen; gut daran tun (de … zu); fam mitgehen lassen (A);
    -e iyi gelmek jemandem gut tun; Schmerz lindern; Kleidung sitzen;
    iyi gitmek fig gut gehen; Kleidung gut stehen (-e jemandem);
    iyi hal belgesi Führungszeugnis n;
    iyi hoş (ama) schön und gut (aber);
    iyi iş doğrusu! eine schöne Bescherung!;
    iyi kalpli gutherzig; treuherzig;
    iyi ki schön, dass …; nur gut, dass …;
    iyi kötü adv, adj recht und schlecht;
    iyi niyet Arglosigkeit f;
    iyi olmak in Ordnung sein; sich erholen; unp es geht (mir) besser; … için iyi söylemek Gutes über jemanden sagen;
    iyiden iyiye adv gehörig, entsetzlich; immer mehr (dahinsiechen usw); adj endgültig;
    iyiye gelmek sich bessern;
    iyisi, iyisi mi am besten …; das Beste ist, …;
    iyiyim es geht mir gut; ich fühle mich gut;
    iyi değilmişsiniz es soll Ihnen (gesundheitlich) nicht gut gehen (sagt man)

    Türkçe-Almanca sözlük > iyi

  • 9 kalpli

    kalpli … mit Herz;
    iyi kalpli gutherzig

    Türkçe-Almanca sözlük > kalpli

  • 10 kalpli

    1) име́ющий какое-л. се́рдце

    iyi kalpli bir adam — добросерде́чный челове́к

    kara kalpli — [челове́к] с чёрной душо́й

    saf kalpli — простоду́шный

    2) разг. серде́чник

    Türkçe-rusça sözlük > kalpli

  • 11 iyi

    "1. good. 2. plentiful, abundant. 3. in good health, well. İ-si.... The best thing is.... -ye çekmek /ı/ 1. to put a good interpretation on. 2. to consider (something) to be a good omen. - dilek good wishes. - dilekte bulunmak /a/ to wish (someone) well. - dost kara günde belli olur. proverb It´s when you´re in trouble that you learn who your real friends are. - etmek 1. /ı/ to cure, heal. 2. to do the right thing; to act wisely. 3. /ı/ slang to rob. 4. /ı/ slang to get even with (someone), give (someone) his comeuppance. - gelmek /a/ 1. to suit, fit. 2. (for a medicine, a treatment) to help, be beneficial, work. 3. to bring good fortune. - gitmek 1. to go well. 2. /a/ to suit. - gözle bakmamak /a/ to have a bad opinion of. - gün good times, prosperity. - gün dostu fair-weather friend. - gün görmüş (someone) who knows what prosperity is, who has enjoyed prosperous times. - hal belgesi/kâğıdı certificate of good conduct. - hoş amma.... That´s all very well but.... - insan sözünün üstüne gelir. proverb A person who appears while he is being talked about is a good person. -siniz inşallah. colloq. I hope you are well. - iş altı ayda çıkar. proverb It takes time to do a job well. - iş belgesi good letter of recommendation (for an employee). - iş doğrusu! colloq. What a queer thing! -den iyiye thoroughly, completely. -ye iyi, kötüye kötü demek to call a spade a spade, speak plainly, be forthright. - kalpli goodhearted, kind. - ki.... It´s good that.../Fortunately,.... - kötü 1. somehow, in some way or other. 2. not bad, fairly good. -si mi.... The best thing to do is.... - olacak hastanın hekim ayağına gelir. proverb If it is fated for things to go well, they will go well. - oldu da.... It´s good that.../Fortunately,.... - olmak 1. to recover. 2. (for something) to go well, suit one´s purpose. 3. to be good, be favorable. - saatte olsunlar the djinns. - söylemek /için/ to praise."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > iyi

  • 12 добросердечный

    Русско-турецкий словарь > добросердечный

  • 13 мягкосердечный

    Русско-турецкий словарь > мягкосердечный

  • 14 kindhearted

    iyi kalpli

    English-Turkish dictionary > kindhearted

  • 15 gutherzig

    iyi kalpli

    Deutsch-Türkisch Wörterbuch > gutherzig

  • 16 good hearted

    iyi kalpli

    English-Turkish new dictionary > good hearted

  • 17 kindhearted

    iyi kalpli

    English-Turkish new dictionary > kindhearted

  • 18 добрый

    iyi,
    iyi kalpli; hayırlı
    * * *
    1) iyi, iyi kalpli

    у неё до́брое се́рдце — iyi kalpli bir kadındır

    вы о́чень до́бры́ ко мне — çok iyisiniz, hüsnü teveccühünüz

    2) врз iyi, hayırlı; kıyak

    до́брые изве́стия — iyi / hayırlı haberler

    до́брое и́мя — iyi ad

    до́брое наме́рение — iyi niyet

    спаси́бо вам за до́брые пожела́ния — iyi dilekleriniz için teşekkür ederim

    сде́лай до́брое де́ло,... — bir iyilik / hayır et de...

    он сде́лал нам мно́го до́брого — onun çok iyiliğini gördük

    до́брый конь — kıyak bir at

    3) разг.

    до́брых три часа́ — üç saate yakın

    до́брая полови́на зри́телей — seyircilerin neredeyse yarısı

    ••

    до́брый день! — iyi günler!

    до́брое у́тро! — günaydın! hayırlı sabahlar!; sabahlar hayrolsun!

    до́брый ве́чер! — iyi akşamlar!; akşamlar hayrolsun!

    до́брой но́чи! — iyi geceler!

    бу́дьте до́бры́ — lütfen

    в до́брый час! — haydi hayırlısı!

    люди до́брой во́ли — iyi niyet adamları

    Русско-турецкий словарь > добрый

  • 19 добродушный

    iyi kalpli
    * * *

    Русско-турецкий словарь > добродушный

  • 20 good hearted

    iyi kâlpli
    * * *
    iyi kalpli

    English-Turkish dictionary > good hearted

См. также в других словарях:

  • iyi kalpli — sf. Başkaları için hep iyilik düşünen, iyi yürekli …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalpli — sf. Kalp hastalığı olan Birleşik Sözler açık kalpli fena kalpli iyi kalpli katı kalpli taş kalpli …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iyi — sf. 1) İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı Bir aralık iyi fal bildiğimi haremde duyurdum. F. R. Atay 2) Bol, yararlı, kazançlı İyi yağmur yağdı. 3) Çok İyi para kazandı. 4) Uğurlu, hayırlı, iyilik… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iyi kalplilik — is., ği İyi kalpli olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iyi yürekli — sf. İyi kalpli …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • babacan — sf. Cana yakın, olgun, hoşgörülü, iyi kalpli, güvenilir (erkek) Bu babacan yürekli, öfkesi, sevgisi katıksız, kaya gibi sağlam ve güvenilir adam... A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • biriktirmek — i 1) Toplayıp yığmak 2) Bir şeyi ölçülü kullanarak artırmak, tasarruf etmek Zehra aldığı bütün paraları biriktiren, iyi kalpli, sessiz bir kızdı. S. F. Abasıyanık 3) Öğrenme, yarar sağlama vb. sebeplerle bazı nesneleri bir araya getirmek,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fena — 1. sf., Ar. fenāˀ 1) İyi nitelikte olmayan, kötü Rüşvet aslında fena şeydir fakat daha fenası rüşvet ayıplığını kaybetmişliktir. B. Felek 2) Üzücü Bu savaş yılları o kadar fena ve ağır felaketler öğretmişti ki... H. E. Adıvar 3) İstenilen ve… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalplilik — is., ği Kalpli olma durumu Birleşik Sözler açık kalplilik iyi kalplilik katı kalplilik taş kalplilik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»